-->

11 Ekim 2014 Cumartesi

Biri Gelse...

Gelse de şu kafamı toplasa azıcık...
Sabah uyuyorum resmen, akşamüstü uyanıyorum, nedendir bilinmez pek de bir sakin uyanıyorum. Kahvemi sessiz sakin içiyorum, halbuki benim sabah kahvemi içene kadar aşırı sinirli olmam lazım , bu sakinliğim kafamı karıştırıyor.
Kimi özlediğim de belli değil. Aşirete 10 tane kız evlat vermişim gibi hissediyorum kendimi. Arada hala Bay Tarçınlı Kahve'nin facebook profilini elimden geldiğince didikliyorum. 2 sene sonra profil fotoğrafını değiştiren adamdan facebook'ta nasıl bir aksiyon bekliyorsun demeyin çünkü geçen gün çok romantik bir şarkının nakaratını paylaşma gereği duydu kendisi... Kendi kendime bana paylaştı bana paylaştı diye diye götümü kaldırdım. O kadar eziğim bu günlerde... Yine mi o çocuk demeyin çünkü gerçekten onu artık hiç sevmiyorum. Üstelik çok kilo almış, dolunay gibi suratı var, göbek maşallah benim son takıntımın eski sevgilisinin gurbetçi bavulu kıçıyla yarışır durumda. Bu arada onunla da ortak noktamız eski sevgililerimizin belli uzuvlarındaki yağ oranlarının fazlalığı sanırım. Başka da ortak noktamız yok sayın M.A(29)'la. Allah'ım o nasıl bir insan yavrusudur ki bana sabaha kadar seni seviyorum diyen insan, dönüp de valla hatırlamıyorum, tamam sana ölürüm dedim ama seviyorum dediğimi hatırlamıyorum gibi embesilce bir açıklama yaptı. Ulan seviyorum dedin, dememiş olsaydın da sabaha kadar benim için ölmüşsün. Geber lan. Neyse atarlanmamam lazım, stres erken yaşlanmaya sebep oluyor. Ben buna pipi bağlama büyüsü yapsam yeridir sevgili okuyucularım, lakin büyü yapmayı bilmediğim gibi, yapsam korkudan altıma sıçacağım için böyle bir şeye kalkışamıyorum. Fazla fal bakınca bile üç harflilerin gelme ihtimaline karşı ışığı açıp yatan insanım ben, benden büyücü olmaz. Hem banane kimi çükecekse çüksün. Bir de bu vatandaş kavga ettiğimiz gün beni facebook'tan engelledi, yetmedi telefonundan da engelledi. Ay o facebook'ta devlet sırrı mı saklıyordun da benim görmemem lazım. Üç tane keskin bakışlı fotoğraf, dört video, bir kaç şiir . Nedir yani? Allah'tan incelememişim.... İncelesem? Neyse telefondan engelleme kısmına gelince , ben adamın telefonunu sildim. Çok mühim bir şey olursa fabrikayı arar dahili numarasını tuşlarım artık napalım....
Bay Tarçınlı Kahve'ye dönelim....
Yani konu olarak tabi, yalnız dönelim deyince de bir içim ısındı ki benim...
Sevmiyorum ama hayatıma ondan sonra girmeye çalışan, girip çıkan, girip unutan kim varsa bana onun sevgisinin masumiyetini ispatlamaktan başka bir işe yaramadı. Nasıl bir lanetse bu ne o ne de ben birbirimizden başka kimseyle "bir" olamadık. Onunla da olamadık.
Geri dönse bir daha dener miyim sorusu fazla cevapsız kalır şu an. Zaten dönmez, adamın ağzına nasıl sıçtıysam ayrıldıktan 4 ay sonra bile en yakın arkadaşı hala nasıl sıçtığımı anlatmaya çalışıyordu. Bana kalsa ben bir şey yapmadım...
Ben onu bunu bilmem, ya onunla oturup bi tarçınlı kahve içelim. Ya da adam gibi bir şeyler olsun artık. Seviyorum deyip de unutan , erken bunama yaşamış adamlarla mı bu adamı yok sayacağım ben.
Hadi ordan!

Hiç yorum yok :

Yorum Gönder